Dünyada ilk yaşam belirtisi 4 milyar yıl önce tek bir küçük canlı hücre olarak ortaya çıktı. İşte bu canlı hücre tüm yaşamın, her şeyin ortak atasıydı. Yaşamın gelişmesi ve karmaşıklaşması milyarlarca yıl boyunca devam etti. 450 milyon yıl önce denizlerde çok çeşitli basit yaşam formları oluşmuştu.
🔸445 milyon yıl önce karbondioksit miktarının %60 azalmasıyla küresel bir buz devri başladı. 200.000 yıl sürdü. Yaşam sudaydı. Türlerin %85’i yok oldu. Sadece derin denizlere adapte olabilenler hayatta kaldı.
🔸360 milyon yıl önce okyanus besinlerindeki artış plankton miktarında ciddi bir artışı tetikledi. Denizlerdeki oksijen oranı azaldı. Deniz canlıları boğulmaya başladı. Deniz yaşamının %80’i yok oldu.
345 milyon yıl önce bir önceki kitlesel yok oluşu atlatabilen deniz canlılarından bazıları karaya adım attı. Öncüler eklem bacaklılardı. Oksijen seviyesi bugünkünden %60 daha fazla olduğu için bazıları devleşti.
300 milyon yıl önce dünyanın kara kütleleri birleşti ve Pangea denilen tek kıtayı oluşturdu. Toprak kurudukça bataklıklar azaldı. Amfibi nüfusu azaldı. Evrim geçirdiler. Suya bağımlılıkları azaldı. İşte bu yeni türden memeliler, kuşlar, sürüngenler ve dinozorlar türeyecekti.
🔸252 milyon yıl önce volkanik patlamalar, yüzeye çıkan lavlar ve yarattığı zehirli gazlar asit yağmurlarına yol açtı. Ayrıca gazlar, atmosferdeki karbondioksit miktarını 6 katına çıkardı. Küresel hava ısısı 10 derece arttı. Kuraklık ve çok büyük yangınlar başladı. Bu, gezegenimizin üçüncü ve en yıkıcı kitlesel yok oluşuydu. Türlerin %90’ı sonsuza dek yok oldu. Yer altında veya mağaralarda yaşayanlar hayatta kaldı.
🔸234 milyon yıl önce devam eden volkanik patlamalar bir küresel ısınmaya daha yol açtı. Deniz suları ısındıkça okyanus buharlaşması arttı. Mega muson iklim sistemleri oluştu ve bitmeyen sağanak yağmurlar başladı. Küresel fırtınalar oluştu ve sağanak yağmurlar 1 milyon yıl boyunca aralıksız devam etti. Çöller yok oldu. Dünya devasa ormanlardan ve verimli sulak alanlardan oluşan bir yere dönüştü. Birçok tür bu yeni dünyaya adapte olamadı ve yok oldu. Sonunda yepyeni bir tür doğdu: Dinozorlar
200 milyon yıl önce kayan tektonik tabakaların magma nehirlerini yüzeye itmesiyle gezegenin top yekun dönüşümü başladı. Milyonlarca yıl içinde erimiş yarık dev kara kütlesini ikiye ayırdı. Aradaki boşluğu okyanus doldurdu. Kara kütleleri birbirinden uzaklaştıkça yeni ortamlar oluştu. Karadaki türlerin sayısı ilk defa denizdekileri geçti.
🔸66 milyon yıl önce Everest dağı büyüklüğünde ve saatte 100.000 km hızla gelen bir göktaşı dünyaya çarptı. Çarpmanın etkisiyle 1000 km çaptaki her canlı buharlaştı. Dakikalar içinde çok büyük depremler başladı. Tsunami dalgaları Amerika kıtasına yayıldı. Aşırı ısınan atmosfer 400 derecelik bir alev dalgasına dönüştü. İki saat sonra ağaçları yakacak kadar sıcak bir toz fırtınası gezegenin yarısını kapladı. 150 milyon yıllık dinozor hakimiyeti bir günde sona erdi.
34 milyon yıl önce Antartika kıtası Güney Amerika’dan ayrılmaya başladı. Bu, küresel soğumaya yardımcı olan yeni okyanus akıntıları yarattı. İklim soğudu. Kuzey’de hava koşulları sertleşti.
2.5 milyon yıl önce dünyanın yörüngesindeki değişimler, okyanus akıntıları ve karbondioksit seviyeleri gezegenin aniden soğumasına neden oldu. Büyük Buz Çağı başladı. Zaman içinde Kuzey yarım küre buzla kaplı tundralara dönüşürken susuz kalan güney yarım küre uçsuz bucaksız çöllere ve kurak arazilere dönüştü. Ağaçlarda yaşayan ve memelilerden olan kuzenlerimiz primatlar dallardan yere inmek durumunda kaldı. İnsanın hikayesi başlamak üzereydi…
16.000 yıl önce dünyanın yörüngesi bir kez daha değişti ve küresel sıcaklık artmaya başladı. Buzlar erimeye başladı. Bu erime kısa sürede muazzam bir tufana dönüştü. Bu olayın sonunda bugün bildiğimiz iklim koşulları ve coğrafyalar oluşmaya başladı. Türler çoğaldı ve yayıldı.
11.700 yıl önce Holosen Çağı denilen bugünkü dengeli iklim koşulları oluştu. Ortalama küresel sıcaklıklardaki dalgalanma 1 dereceden azdı. Bu dönemde en büyük kara hayvanları olan mamutlar, mağara aslanları ve yüzlerce tür de yok oldu.
Bu dönemde insanlar Afrika’dan dünyanın her yerine yayılmaya başladı. Gruplar halinde avlanabiliyorlardı. Tuzak kurabilecek planlar geliştirebiliyorlardı. İlkel silahlar yapabiliyorlardı. Holosen’in dengeli iklimi sayesinde avcı-toplayıcılıktan tarım toplumuna geçiş yapabildiler. Yavaşça çiftlikler köylere, köyler kasabalara, kasabalar şehirlere dönüştü. Medeniyetler doğdu. Zamanla insan türü dünya tarihinde hiçbir canlının başaramadığı bir şeyi başardı. Doğadan kurtulup onu geride bıraktı. Ardından sanayi devrimi geldi. Sonrasında teknoloji çağı, uzay çağı ve robotik çağ başladı.
İnsanlık bir zamanlar hayal bile edemeyeceği şeylerin ötesine geçti. Ancak bu gelişimin olumsuz sonuçları da oldu. Kendi elimizle bir sonraki kitlesel yok oluşa sebep oluyoruz. Karnımızı doyurmak için yaşanabilir toprakların yarısını kaplıyoruz ve bun rağmen dünyada milyarlarca insan aç. Açığa çıkardığımız karbondioksit gezegeni son 500 milyon yılda hiç olmadığı kadar ısıtıyor. Okyanuslar ısındığı için doğal denge bozuluyor ve geniş bir yelpazede deniz canlıları yok oluyor. Kuraklığa ve yangına neden oluyoruz. Ormanları yok ediyoruz. Asıl sorun ise bunlardan sadece birini veya ikisini yapmamız değil hepsini aynı anda yapıyor olmamız. En kötüsü ise bütün bunları çok hızlı yapıyor oluşumuz.
Tarihteki diğer bütün türlerden farklı olarak kitlesel yok oluş riskini ve buna nelerin sebep olduğunu biliyoruz. Zekamız bizi buraya kadar getirdi. Bu zekayı dünyayı ve kendimizi yok etmek için mi yoksa her şeyi düzeltmek için mi kullanacağız? İşte bir an önce vermemiz gereken karar bu, çünkü şurası açık ki gezegenimiz bizimle veya bizsiz yoluna devam edecek!